HABER/MENDERES SİNGİN - Eğitimci Yazar Ahmet Yılmazoğlu bu ayki yazısı: ‘KUR'AN İLE DİRİLMEK'
Bismillah ile ... Kur'an ayı Ramazan-ı Şerifi geride bıraktığımız şu günlerde; müslümanlar olarak mutlaka güzel kazanımlar elde ettik. Geliniz hep beraber Kur'an ile dirilme hususunda bir bakış açımız ve yaşayışımız olsun. Şüphesiz Kur'an en doğru yol ve o yola ileten kitaptır. O rahmettir, şifadır, rehberdir, müjdecidir ve aynı zaman da uyarıcıdır. Kur'an'sız bir müslüman düşünülemez. Kur'an olmadan da bir müslüman düşünülemez. Kur'an hayatımızda hep olması gereken yerde olmalıdır.Hem satırlarda hem sadr'larda hemde
evimizin en müstesna yerinde olmalıdır.
Hayatımız Kur'anla aydınlanmalıdır. Her
müslüman az yada çok Kur'an dan ayet ve
sûreler bilir. Zira Kur'an olmadan ibadet olmaz. Kulluk olmaz.
Hayatımızda Kur'an dilini konuşuruz. Besmeleden Kelime-i Tevhide, hamdimizden
şükrümüze kadar dillerde, gönüllerde, yazılarımız da, sözlerimizde, sohbetlerimizde, zikrimizde hep Kur'an vardır.
-KUR'AN MÜMİNLERİ ANLATIR MÜMİNLER KUR'AN'I ANLATIR.
O sözlerin en güzelidir. Kelamların en sağlamıdır. Delilerin en kuvvetlisi, beyyinelerin en güçlüsüdür.
Kur'anı anlama adına; onbinlerce hatta
milyonlarca eser yazıldı. Hepsi onu daha
iyi anlama ve tanımak içindi. Paneller, seminerler, konuşmalar yapıldı. Bilimsel makaleler, yazılar, tezler, dergiler, kitaplar yazıldı.
Harfleri tek tek sayıldı. Kelimeleri
sayıldı. Eş sesli ve eş sessiz kelimeleri sayıldı. Birbirine benzeyen
ayetler sayıldı. Kur'an da geçen her
harfe, kelimeye, ayete itina gösterildi. O kelimeler üzerine kitaplar
yazıldı. Kur'an ın dili ve belâğatı incelendi. Kelimelerin köklerine kadar
inildi, incelendi. Arapça Kur'an ile
zenginleşti. Müslümanı da manen
zenginleştiren Kur'an oldu.
-HERKESİ HAYRAN BIRAKTI
Sadece müslümanların değil, gayri müslimlerinde ilgisini çekti tarih
boyunca. Dünyanın ilgisini çeken
hayranlık uyandıran "Kainat Kitabı"
idi O.
Ancak şeytan ve ordusu boş durmuyordu. Kur'anın rahmeti tüm
dünyayı sarmasın diye; adamlarını Kur'anda hata kusur aramaya
sevk etti. Aradılar. Elleri boşa çıktı.
Aramaları fayda vermedi. Yakmaya
kalktılar. Allah (cc)'ın nurunu yok
olacak sandılar. Onların kötü emelleri Kur'ana zarar veremedi. Kısır ve
güdük akıllarıyla küfürlerinin gereğini yaptılar. Aldıkları cevap suratlarında bir tokat gibi şaklıyordu. O
Kur'an İlahi bir kitap ve Rabbimin
korumasındaydı.
Kur'an eşsizdi. Sarsılmaz kaleydi.
Karşı konulamaz bir güçtü. Saldıranlar hep yenildiler. Yenilmeye
de mahkumlar. Taa kıyamete dek.
Böyle olacak. Kur'ana meydan
okumak Allah'a meydan okumaktı.
Kur'an da hata aramak [haşa] Allah
(cc) de hata aramaktı. Hata Kur'an
da değil insandaydı. İnsanın aklındaydı. Düşüncesindeydi. Hatalı akıl; hatasız Kur'anı doğru idrak
edemezdi.
Kur'anı güçlü yapan sadece dili değildi. Dili güçlü, haberleri gerçekti.
Geçmiş milletlerle ilgili haberleri
gerçekti. Kıyamet ile ilgili haberler
gerçeğin taa kendisiydi. Gök ve yer
ile ilgili söyledikleri hakikattı. Her
yönüyle gerçek bir mucize kitaptı.
Mucizelerin en büyüğü idi.
-KUR'AN İLE DİRİLMEK
Kur'ana yaklaşan Allah'a yaklaşır.
İnsan olmanın idrakine erer. Hayattan tat ve lezzet alır. İşleri hem bu
dünya da hemde Ahirette âsân olur.
Müslümanın günlük olarak eli
Kur'ana değmeli, gözü görmeli, kulağı işitmeli, dili okumalı, kalbi de
teskîn olmalı, hayatı da nur bereket
olmalıdır.
Sadece Ramazana hâs değil; son
nefesimize kadar muhtaç olduğumuz İlahi kitaptır. Fert olarak, aile
olarak, toplum olarak, ümmet olarak hatta insanlık olarak O'nun kurtarıcı mesajlarına ihtiyacımız var.
Bu sessiz çığlığım tüm insanlığa
olsun inşaallah.
-SESSİZ ÇIĞLIK
Artık gelsin vahiy ile yoğrulmuş
mutlu bahar.
Kur'ansız hayat yüreklere hââr
Ey umutlarını azaltan insan !
İçindeki yıkıntılarını
KUR'AN İLE ONAR !!!
Kur'anla bütünleşen ve aydınlanan.
Kur'an merkezli, Sünnet anlayışına
sadık bir hayat yaşamamız duasıyla !...
Selam ve dua ile ...