Almanya'da Göç, Mülteciler ve Uyumdan Sorumlu Devlet Bakanı Reem Alabali-Radovan, "Göçmenlik geçmişi olan çocuklar ve gençler, sosyal ve eğitimsel risk durumlarından olumsuz şekilde etkileniyor." dedi.
Bakan Radovan, Alman Entegrasyon ve Göç Araştırmaları Merkezinin (DeZIM) yöneticisi Frank Kalter ile Berlin'de düzenlediği toplantıda, 14'üncü entegrasyon raporunu tanıttı.
Almanya'nın çeşitliliğinin ülkenin gücü olduğunu belirten Radovan, "Başlangıçtan itibaren entegrasyon gelecek için de bir referans noktasıdır çünkü göç bize eşlik etmeye devam edecek ve göçe her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Dolayısıyla entegrasyon çağımızın temel görevlerinden biridir." diye konuştu.
Almanya'daki göçmen toplumunun genel resmini ortaya koyan ve her iki yılda bir hazırlanan raporun 14'üncüsünün Federal Kabine'ye de sunulduğunu kaydeden Radovan, rapora ilişkin şunları söyledi:
"Bu rapor da gösteriyor ki bu işin peşini bırakmamalıyız. Pek çok yapı, kurum ve makam, özellikle eğitim alanında, çeşitlilik içeren toplumumuza henüz uyum sağlamış değil. Göçmenlik geçmişi olan çocuklar ve gençler, sosyal ve eğitimsel risk durumlarından olumsuz şekilde etkileniyor. Küçük çocuklardan yetişkinlere kadar her alanda eğitimi iyileştirmemiz gerekiyor. Okul için hazırlanan programa benzer şekilde kreş için de bir başlangıç fırsatı programı önemli ve bir sonraki adım olacaktır."
Demografi, eğitim, iş gücü, konut, siyasi ve sosyal katılım ile sağlık konuları dahil toplumla ilgili tüm alanları kapsayan raporu hazırlayan DeZIM'in yöneticisi Kalter de entegrasyon kavramının sıklıkla basit terimlerle tartışıldığını ancak gerçekten daha karmaşık bir konu olduğunu vurguladı.
Araştırmasında entegrasyon konusundaki ilerlemenin ve engellerin paralel olarak mevcut olduğunu gözlemlediğini anlatan Kalter, "Politikacıların ve kamuoyunun bu konuda bilgilendirilmesi için araştırmalara ve güvenilir veri kaynaklarına ihtiyaç var." ifadesini kullandı.